blog_img1

Çocuklarda Depresyon

Çocuklarda da, erişkinlerde olduğu gibi, depresyon görülebileceği uzun yıllardır bilinmekteydi. Ne var ki, çocukluk çağı depresyonu son 25-30 yıl içinde daha fazla incelenmiş ve bu konuda yapılan çeşitli araştırmalarla ayrıntılı bilgiler elde edilmiştir. Belirtilerin erişkin dönemde görülen belirtilerden farklı olabilmesi nedeniyle, çocukluk dönemi depresyonunun gözden kaçma olasılığı yüksektir. Depresyon, yanlış olarak, erişkin çağın hastalığı gibi görülmekte ve çocuklarda da depresyon olabileceği akla getirilmemektedir.

Çocukluk çağının her döneminde depresyon görülebilir.
Gelişim dönemlerine göre hastalığın belirtileri farklıdır. Örneğin, süt çocuğu dönemindeki depresyon belirtileri ile ergenlik döneminde gözlenen depresyon belirtileri oldukça farklıdır. Dolayısıyla her çocuk içinde bulunduğu gelişim basamağına göre değerlendirilmelidir.

Depresyonun asıl görünümü, üzüntü ve kendini kötü hissetme ile belirgin olan depresif duygudurumudur. Dışarıdan bakıldığında çocuk mutsuz ve üzgün görünür. Ancak, küçük çocukların sözlü iletişimi yeterince gelişmemiş ve kelime hazineleri yetersiz olduğundan, duygularını rahatlıkla ifade edemeyebilirler. Dolayısıyla duygularını, anlatım ve ifade biçimlerinden çok, oyunlar ve çizdikleri resimler ile açığa vururlar. Depresif çocukta kendini suçlama eğilimi vardır. Örneğin, annesinin hastalığından ya da babasının işlerinin iyi gitmemesinden kendini sorumlu tutabilir.

Depresyon belirtileri çocuğun gelişim düzeyine göre farklılıklar gösterir.
Bu nedenle, yukarıda sayılan genel depresyon belirtilerinin hepsinin her çocukta gözlenmesi gerekmez. Örneğin, ilkokul çağında görülen depresyon belirtileri ile ergenlik çağında görülen depresyon belirtileri farklıdır. Küçük yaştaki çocuklarda huysuzluk nöbetleri, çabuk sinirlenme, anneye aşırı bağlılık, aşırı çekingenlik, çeşitli korkular, aşırı hareketlilik, uyku ve iştah bozuklukları ve bedensel yakınmalar daha ön planda iken; ergenlerde okul başarısızlıkları, kaygı, panik nöbetleri, davranış bozuklukları, halsizlik, isteksizlik ve içe kapanma daha ön plandadır.

Çocuklarda da erişkinlerde olduğu gibi depresyonun biyolojik temelleri vardır. Yapılan araştırmalar sonucunda, beyinde var olan bazı biyokimyasal maddelerin metabolizmasındaki bozuklukların depresyona neden olabileceği vurgulanmıştır. Tedavide kullanılan ilaçların bu bozuklukları ortadan kaldırdığı düşünülmektedir.